Ali bin Ebû Tâlib

Ali bin Ebû Tâlib

"İlk Müslümanlardandır", "Hz. Muhammed'in amcaoğludur", "Dört halifenin dördüncüsüdür"?

İşte bir zamanlar yalnızca bu üç ifadeyi bilerek İmam Ali'yi tanıdığımızı söylerdik. Bununla kalmayıp çok sevdiğimizi de iddia ederdik. Arzu ederseniz bugün bunu değerlendirelim. Acaba bunları söylerken haklı mıydık, yoksa haksız mı?

Öncelikle şunu belirtmekle yarar var:

İmam Ali (a.s) sonsuz bir deryadır. Hatta çok ilginçtir ki içinde zerre kir olmayan; içinde zerre kir tutmayan bir deryadır. Hangimiz kirli olduğu halde tertemiz bir denize girme imkânı olur da girmez? 

Bu sebepledir ki kirlerimizden arınmamızı sağlayan şey Allah'ın ipine; İmam Ali'ye sıkı sıkıya sarılmak olacaktır.
Evet, İmam Ali sonsuz bir deryadır dedik. Peki, Resûlullah'tan başka hangi insan O'nu hakkıyla tanıyabilir? Resul-i Ekrem bu noktada şöyle buyurmuştur: 
"Ey Ali, Yüce Allah'ı benden ve senden başkası hakkıyla tanımamıştır. Ve seni Allah ve benden başkası hakkıyla tanımamıştır." (Ravzatü'l-Müttakin, c.5, s.492). 
Bizim derdimiz, o sonsuz deryadan olabildiğince istifade edebilmektir. Bu noktada son yüzyıllarda bizlere sunulan, O'nu en iyi şekilde tanıyabileceğimiz en büyük eser, Prof. Haydar Baş tarafından yazılmıştır. (Bkz. İmam Ali, Prof. Dr. Haydar Baş, İcmal Yay). 

İşte İmam Ali'nin ilminin (en azından) ne denli büyük olduğunu anlayabileceğimiz örneklerden biri:

Bir kere bir kişi Ali'ye (a.s.) sordu: "Yer ile güneş arasındaki uzaklık ne kadardır?" 
Hz. Ali yanıtladı: "Bir Arap atın gece gündüz ara vermeden yeryüzünden Güneş'e doğru koştuğunu farz et; onun Güneş'e ulaşması için tam 500 yıl geçerdi."
Bunun hesabı yapılırken, bir Arap atının saate normal olarak 22 mil (35 km) hızla koştuğu bilinmiş olmalıydı. Böylece at 500 yıl içinde, Güneş ile Dünya arasındaki uzaklığı belirten 95.040.000 mil (152 milyon km) yol alacaktı. Anımsanmalıdır ki, Güneş ile Dünya arasındaki aynı uzaklık Rönesans döneminde Avrupa'da genel olarak kabul gördü.
Batılı bilim adamları, başka bir düşünce çerçevesinde 18. yüzyılda aynı uzaklığı ortaya çıkarmışlardı. Dünya'dan saatte 10.000 mil hızla uçan bir jet uçağı 11 yılda Güneş'e ulaşabilir. Bu yöntem dahi uzaklığın  95.040.000 mil olduğunu göstermektedir (bkz. "The Book of Knowledge" edt. E.V. McLoughlin, New York, 1910). Yani 7. yüzyılda İmam Ali'nin açıkladığı bu gerçeklik, Batılılar tarafından ancak 17. yüzyılda anlaşılabilmiştir. 

Dedik ya, İmam Ali hakkında bildiklerimiz üç beş cümleden fazla değildi diye, işte aynı bu şekilde Ehl-i Beyt hakkında da bildiğimiz "Peygamber'in ailesidir"den öteye gitmiyordu. Fakat Prof. Dr. Haydar Baş tıpkı bir fenerin gece karanlığında görülemeyen denizi aydınlatışı gibi aydınlatmıştır bizleri. Gerek 11 bin küsur sayfalık dev külliyatı ile, gerek uluslararası bilgi şölenlerindeki konuşmaları ile, gerek gazetedeki ve dergilerdeki yazıları ile bu noktada öncü olmuştur.

Allah (c.c.) bizleri Ehl-i Beyt'in ve İmam Ali'nin şefaatlerinden mahrum eylemesin. 

MÜSLÜM HAYDAR AKYAVUZ

0 YORUMLAR

    Bu KONUYA henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu sen yaz...
YORUM YAZ